Sayfa Reklamları

Herkese selamlar. Tespih kelimesi aslında zikir anlamına gelir ve İslam'da salavat, Allah'ın esma'ül hüsna'sı, çeşitli dualar ve Kuran'dan alınan bölümler gibi farklı varyasyonlarda gerçekleştirilebilir.


İslam'ın ilk zamanlarında, bu zikir işi parmaklarla yapılırmış. Ancak zamanla zeytin taneleri, hurma taneleri, taşlar ve ipe atılan düğümler bu sayma işlemi için kullanılmaya başlanmış.



Günümüzde kullandığımız 33'lü, 99'lü, 500'lü, 1000'li gibi tespihler ise 16. yüzyıla kadar gider. Gerçek sanat eseri niteliğindeki usta işi tesbihler ise 18. yüzyıl sonlarına doğru, hatta 19. yüzyıl başlarında ortaya çıkar. Ancak, bu eserler günümüzdeki sanat eserleriyle kıyaslanamayacak kadar düşük kalitededir. Günümüzde kalitenin artmasındaki sebep ise elektrikli torna ve CNC tezgahlarıdır.



Sıra işi fabrikasyon tespihler

Tespih sadece İslam coğrafyasında değil, daha önce Hindistan uygarlıklarında da duaları saymak için ipe dizili taşlar veya düğümler kullanılıyordu, neredeyse 2 bin yıl önceye kadar giden bir geleneğe sahiptir. Hristiyanlıkta da, bizdeki tespih benzeri kullanımlar İslam'dan öncesine dayanır.


Hint ve Hristiyan Tespihler




Günümüzde Türkiye'de tespih sevdası ve yaklaşımı son 70-80 yılın eseridir ve hatta son 40 yılda tarih boyunca hiç olmadığı kadar popüler hale gelmiştir. Piyasada dönem işi olarak satılan en eski "Osmanlı" tespihleri, faturan ve bakalit malzemelerle 1930-1940'lı yıllara dayanır. Ancak daha eski tespihler de mevcuttur; bunlar genellikle ağaç, kuka ve değerli taşlardan yapılmıştır ve en eski örnekleri bile 1890'lardan gelir.


Tespihlerin en antik örnekleri Osmanlı'nın son dönemlerine aittir ve en iyileri Cumhuriyet dönemindedir. "Osmanlı" diye adlandırılan tespihlerin %90'ı aslında Cumhuriyet döneminde üretilmiştir.


Osmanlı Bakalit Tespihler



Tespih, manası ve zikir olarak ele alındığında çok kadim bir gelenektir. İslam öncesinde bile izine rastlanır. Ancak, fiziksel olarak günümüzdeki tespihler çok daha yakın döneme aittir.


Bir de kafa karıştıran bir konu var. Örneğin, 50-60 yaşlarında bir usta tarafından yapılan tespih "Osmanlı" diye satılıyor. Peki, nasıl oluyor? Aslında bu tespihlerin malzemeleri eski olduğu için Osmanlı olarak adlandırılıyor. Ancak tespih Osmanlı zamanından kalma değil, malzemesi de büyük ihtimalle Osmanlı zamanına ait değil. Peki neden Osmanlı? Daha önce kehribar tespih gerçekleri ile ilgili videomda anlattığım bakalit malzemesi var. Bu malzeme, aslında bir tür plastik türevidir ve 1907 yılında endüstride kullanılmaya başlanmıştır.


1923 yılına kadar üretilmiş, ve Osmanlı topraklarına girmiş olanlar varsa; yani mesela bir kolye veya baston sapı gibi, bunları bir tespih ustası alıp tespihe çevirdiyse, buna Osmanlı tespihi deniyor. Bu malzemeler Cumhuriyet döneminde de gelmiş olabilir ve tespihe çevrilmişse yine Osmanlı deniyor. Bu gün bile o dönemden kalma o malzemeden bir küllük bulduysanız ve bir usta bunu tespihe çevirdiyse, o tespih yine Osmanlı tespihi diye anılıyor ve yüksek fiyatlarla satılıyor. Yani bu mantıkla günümüzde yapılan yeni bir tespih de Osmanlı olarak satılabilir.


Benzer malzeme üretilmiyor mu? Üretiliyor aslında, ancak eskimediği için aynı sertlik ve lezzet seviyesine ulaşamıyor. Bu nedenle aynı değeri bulamıyor. 


Günümüzde birçok usta çeşitli tespih tasarımları ve üretimleri gerçekleştirmektedir. Çeşitli üretim süreçleri bulunmaktadır. Ustaların yanı sıra fabrikasyon, atölye işi, çırak işi gibi birçok ayrım mevcuttur.

Usta İşi Tespih


Şimdi günümüz üretim süreçlerine bir göz atalım.


Fabrikasyon Tespih Üretimi: Fabrikalarda seri üretim yapılır ve standart olarak en basit plastik tespihler üretilir. Bu tespihlerin hediyelik 33'lük veya 99'luk versiyonları olabilir. En uygun fiyatlı tespihler bunlardır ve 5 ila 50 TL arasında fiyatlarla bulunabilir.


Atölye İşi Tespih Üretimi: Bu tespihler, atölyelerde sulu torna tezgahlarında kalıplar kullanılarak yapılır. Bir tespih tanesi, bir işçi tarafından sulu torna tezgahlarında 2-3 saniyede üretilir. İmameler de aynı kalıplarla hızla üretilir. Daha sonra pürüzleri giderilmek için içinde cilalama taşı bulunan havuzlarda çevrilir ve işçiler tarafından dizilir. Bu tip tespihler, atölye ve kalite kontrolüne göre farklılık gösterir. Doğal taş, damla kehribar, sıkma malzemeler, doğal ağaç tespihler gibi çeşitli tiplerde yapılabilir. Fiyatları 50 ila 10.000 TL arasında değişebilir. Örneğin, çok ağır bir damla kehribar tespih daha yüksek fiyatlı da olabilir. Bu tip atölyelerde tespih fiyatını genellikle malzeme belirler. Meslea ucunda gümüş kullanılır ise fiyat daha da artacaktır.

Atölye İşi Tespih


Bazı atölyeler eski tespih ustaları tarafından işletilir ve denetlenir. Bu atölyelerde imzalı tespihler üretilir. Bu, ustanın kontrolünün atölye üzerinde olduğu ve kalitenin belirli bir standart üzerinde olduğu anlamına gelir. Örneğin, Ahmet usta atölyesinden imzalı bir tespih, bu anlamda başka bir atölye üretiminden daha değerli olabilir. Ancak dikkat etmek lazım hepsi kalite manasına gelmiyor.


Sulu torna tezgahı nedir? Sulu torna tezgahı tespih üretimi, kalıp kullanarak daha pürüzsüz, ısınmadan ve hızlı tane üretimini sağlar.


Çırak İşi Tespihler: Ustaların yanında çalışan çıraklar da tespih yapabilir. Genellikle imza veya tanınırlıkları olmaz ve fiyatları nispeten uygun olabilir. Atölye fiyatına yakın olabilirler, bu nedenle iyi bir çırak bulunursa, uygun bir fiyatla harika bir tespih elde edilebilir. Çıraklar genellikle kuru torna tezgahını kullanır. Kuru tezgahlar, kalıp yerine ustaların eliyle taneleri ve imameyi tek tek işler.


Usta İşi Tespihler: Usta işi tespihler, kuru torna tezgahlarında her tane tek tek yapılarak oluşturulur. Ustasına göre bir tespih için işçilik ücretleri 1500 TL civarından başlar, ancak daha yüksek profilli ustalar için 50 bin ila 100 bin TL gibi işçilik ücretlerine ulaşabilir. Yani bir tespih için sadece işçilik ücreti diyelim ki 10 bin TL ve malzeme fiyatı da üstüne eklenerek hesaplama yapmak lazım.



Bu verdiğim rakamlar 2024 başı itibariyle geçerlidir. Hangi tarihte izlediğinizi bilemiyorum tabii.


Geçmişten günümüze tespihlerle ilgili anlatacaklarım şimdilik bu kadar.


Hoşçakalın!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bottom Ad [Post Page]